Haber

Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün: Akbelen Olayı Ülke Çapında Önlemlerin Alınmasını Gerektirdi

Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, “Akbelen olayı, şehrimizde sadece ağaç kesimiyle sınırlı kalamayacak kadar önemli, su, çevre ve insan etkisi olan ve tüm dünyada önlem alınmasını gerektirecek sorunların bir yansımasıdır” dedi. ülke en kısa sürede.”

Akbelen ormanlarında ağaçların kesilmesiyle ilgili açıklamalarda bulunan Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, olayların şehri derinden yaraladığını ve maden işletme izninin iptali için hukuki çabayı sürdürdüklerini söyledi.

Yeniköy Kemerköy Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş. Muğla Büyükşehir Belediyesi Milas Akbelen bölgesinde. Şirketin maden işletme faaliyetleri nedeniyle açtığı davaya dahil olmak istediği, bu talebinin kabul edildiği ve açılan dava sonucunda yargı tarafından yürütmenin durdurulduğu öğrenildi. Yürütmeyi durdurma kararının bilirkişi raporunun ardından 01.12.2022 tarihli mahkeme kararı ile iptal edilerek, maden işletmesi ve ağaç kesimlerine başlandığı, maden işletme izninin iptali için hukuki sürecin başlatıldığı belirtildi. Büyükşehir Belediyesi tarafından sürdürüldü.

Akbelen ormanlarında ağaç kısmının sadece çevreyi değil su kaynaklarını da etkilediğini söyleyen Önder Gürün, şöyle konuştu:

“SU BAKANLIĞI KURULMALIDIR”

“Ülkemizin içinde bulunduğu bu zor dönemde Muğla’nın ağaç kesimi ile anılarak gündemde kalması ülkemiz ve şehrimiz adına bizleri üzüyor ve derinden yaralıyor. Muğla’nın yüzde 68’i ormanlardan oluşuyor. yapılan araştırmalara göre bu ormanlık arazilerin yaklaşık yüzde 65’ine maden arama ruhsatı verilmiş durumda. Madencilik, ülkelerin refahı ve ekonomik döngünün sürdürülebilirliği açısından değerli bir daldır, ancak yaşamsal ihtiyaçlarına zarar vermediği sürece. insan ve doğanın döngüsü maalesef akbelen ve benzeri yerlerdeki maden faaliyetleri en çok su kaynaklarını etkiliyor Bugünlerde daha da şiddetli hissedilmeye başlayan bu durum, gerekli önlemler alınmazsa önümüzdeki yıllarda daha da kötüleşecektir.Bu nedenle her platformda bir Su Bakanlığı kurulması gerekliliğine dikkat çekiyorum. Su Bakanlığı kurulmalı ve tüm maden ruhsatları ve diğer izinler nihayet Su Bakanlığı tarafından onaylanmalıdır.

Tabii bir de termik santraller boyutu ve yıllardır bu santralden geçimini sağlayan ve evlerinde yaşayan işçilerimiz boyutu var. Ülkemiz, 2053 yılına kadar yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek ve sıfır emisyona ulaşmak için Paris Anlaşması’nı imzalamıştır. Çevre için büyük önem taşıyan bu anlaşma doğrultusunda termik santrallerin kademeli olarak kapatılarak saf enerjiye dönüş hedeflenmektedir. , hükümet tarafından bu yönde atılan herhangi bir adımın veya uygulamaya konulan bir takvimin olmaması endişe verici. Tabi bunu yaparken de termik santrallerde çalışan işçilerin kimseyi işinden etmeyecek bir yasal düzenleme yapılarak farklı kurum ve yerel yönetimlerde istihdam edilmesini sağlayacak tedbirlerin alınması gerekiyor. Sonuç olarak Akbelen olayı, şehrimizde ağaç kesimi ile sınırlandırılamayacak kadar değerli, su, çevre ve insani etkileri olan ve ülke çapında bir an önce önlem alınmasını gerektirecek konuların bir yansımasıdır. olabildiğince. Dün Kazdağları, bugün Akbelen, yarın bambaşka bir yer. Tartışılması gereken farklı noktalardaki belirli olaylar ve süreçler değil, suyumuza, doğamıza ve insanımıza zarar gelmeden yapılması gereken acil bir sistem değişikliği ve düzenlemesidir. Her zaman olduğu gibi çevremiz, suyumuz ve insanımız için her türlü yasal çabayı göstermeye devam edeceğiz.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

-
Başa dön tuşu